Uyuşturucu Baronları

Yasa dışı ve kolay yoldan para kazanmak tarih boyunca insanoğlunun amaçladığı para kazanma yollarından biri olmuştur. Bu bağlamda birçok yasa dışı faaliyet ortaya çıkmış ve bu faaliyetler çerçevesinde oldukça yüklü miktarlar dönmüştür. Bu yasa dışı faaliyetlerden biri ve belki de en büyüğü uyuşturucu kaçakçılığıdır. Dünyada yasa dışı ticaretin döndüğü en büyük illegal yapılanma olan uyuşturucu kaçakçılığı ile büyük paralar kazanan ve kendisine bağlı olan çetelerle onlarca yasa dışı işe bulaşan birçok kimse bulunmaktadır. Ancak bazıları var ki bu noktada zirveye ulaşmışlar ve kendileri için uyuşturucu baronu tabiri kullanılmıştır. Oldukça acımasız ve azılı bir karaktere sahip olan kişiler birçok insanın geleceğini karartırken dünya suç tarihinde de önemli bir iz bırakmışlardır. Bu tanınmış kişilere kısaca göz atalım.

1. Leroy Barnes

The Council adındaki uyuşturucu çetesinin patronu olan Leroy Barnes 1933 Amerika doğumludur. Kendisine bağlı olan çetesiyle birlikte uyuşturucu ticaretine başlayan ve bu konuda oldukça ilerleyen Barnes uyuşturucu ticaretinin nasıl yapıldığı konusunda kitap bile yazmıştır. Ancak bu onu polisin hedefi haline getirmiş ve çok geçmeden yakalanarak hapse atılmıştır. Ancak bir süre sonra uyuşturucu bağlantılarını açıklamak ve uyuşturucu ağını çökertmek üzere hükümetle iş birliği yaptığı için serbest bırakılmıştır. Ölümüne kadar en büyük uyuşturucu baronlarından biri olarak görülmüştür.

2. Felix Mitchell

Felix Mitchell gençliğinde bu işe bulaşmıştır. Önce küçük işlerle ve kuryelikle uyuşturucu ticaretine başlayan Mitchell üyesi olduğu çete içerisinde yükselerek en tepeye kadar çıkmış ve Amerika’daki küçük eyaletler arasındaki uyuşturucu ağını yöneten kişi olmuştur. Sonraki süreçte polisler tarafından yakalanıp hapse atılan Mitchell hapiste bıçaklanarak öldürülmüştür.

3. Griselda Beyaz

Genellikle erkeklerin hâkim olduğu uyuşturucu dünyasının bilinen tek kadın baronu Griselda Blanco’dur. 1970’li yıllardan sonra Amerika’da son derece yaygın bir kullanıma sahip olan kokain ve marihuananın Miami’de yayılmasını sağlamış ve bu sayede büyük bir gelir elde etmiştir. Devamlı polis tarafından takip altında tutulan Blanco her defasında kaçmayı başarmış ancak Kaliforniya’daki bir çiftlikte yakayı ele vermekten kurtulamamıştır. 20 yıl hapis yattıktan sonra serbest bırakılmış ve eski erkek ortaklarından birini öldürdükten sonra ortadan kaybolmuştur. Blanco’dan tekrar ölümüyle haber alınmıştır. Meksika’da bir motosikletli tarafından 2012 yılında öldürülmüştür.

4. Ricky Ross

Henüz lise yıllarında uyuşturucu ile tanışan Ricky Ross bunu ticarete dönüştürerek onlarca şehirde uyuşturucu satmıştır. Bunun için birçok adam tutan ve bu sayede Amerika’nın en geniş uyuşturucu ağlarından birine sahip olan Rİcky Ross yıllar boyunca polise yakalanmadan ve herhangi bir suikasta kurban gitmeden bu işi devam ettirmiştir. Kendisine rakip olan çetelere bile kokain satan Ricky Ross son ticaretinde yakayı ele vermiştir. Ross’un son ticareti sivil bir polisle olmuştur ve Ross bunun farkında olmamıştır. Bu şekilde yakalanıp 25 yıl hapis cezasına çarptırılmıştır.

5. Zhenli Ye Gon

Genellikle Amerika kıtasında bulunan uyuşturucu baronları bu sefer Asya kıtasında kendisini göstermiştir. Asya üzerinden gerçekleştirilen uyuşturucu trafiği Meksika’ya kadar uzanmış ve Zhenli Meksika’ya uyuşturucu madde yapımında kullanılan milyonlarca ton efedrin maddesini sokmuştur. Bu ticaret o kadar ileri gitmiştir ki Meksika’da büyük bir servetin sahibi olmuştur. Bir süre sonra Meksika hükümeti Zhenli’nin Meksika’daki evine baskın yapmış balya farklı devletlere ait kâğıt paralar ele geçirilmiştir. Zhenli her ne kadar bu paraları yasal yollardan kazandığını iddia etse de tutuklanmaktan kurtulamamıştır.

6. Christopher Cuke

Uyuşturucu ticaretinde babasından öğrendikleriyle zirveye çıkan Cuke genç yaşlarda büyük paralar kazanmıştır. ABD’den Jamaika’ya yapılan uyuşturucu akışını yöneten Cuke bu yüzden ABD tarafından sıkı bir takip altına alınmıştır. Jamaikalı olan Cuke için ABD Jamaika hükümetine büyük baskı yaparak yakalanıp kendilerine teslim edilmesini istemiştir. Ancak ülkesinin en güçlü adamlarından olan Cuke’nin yakalanması kolay olmamış Jamaika’da olağanüstü hâl ilan edilmiş askerler sokaklara inmiş ve neticede arabasının önü kesilerek yakalanabilmiştir.

7. Sevgili Çeşmeler

Bin bir yüz olarak adlandırılan Fuentes polise yakalanmamak için birkaç defa yüz nakli olmuştur. Küçük Jumbo jet uçaklarında Amerika’ya tonlarca uyuşturucu sokan Fuentes yakalanma tehlikesine karşı devamlı yer değiştirmiş Rusya Küba gibi ülkelerde bulunmuştur. Meksika’ya dönmek istediğinde tekrar yüz nakli olmak isteyen Fuentes bu sefer yattığı ameliyat masasında hayatını kaybetmiştir.

8. Manuel Noriega

Manuel Noriega uyuşturucu baronları arasında en dikkat çekenlerden. Çünkü hem CIA ile iş birliği içinde olmuş hem de Panama’da siyasi ve askeri liderlik yapmış bir kişidir. Bu vasıfları sayesinde uyuşturucu baronluğunu uzun süre gizlemeyi başaran Noriega Panama’yı yönettiği dönemde bir taraftan uyuşturucu ticaretine devam etmiş diğer taraftan da kara para aklama faaliyetleri yürütmüştür. 1992 yılında patlak veren isyanda görevinden ayrılmak zorunda kalan Noriega hakkındaki suçlamalar sebebiyle tutuklanmıştır. Ancak yargılamalar esnasında CIA tarafından korunmuş ve bütün suçlamalardan aklanmıştır.

9. Joaquin Guzman

El Chapo yani bücür lakaplı Joaquin Guzman tarihin kaydettiği en tehlikeli uyuşturucu baronlarındandır. Özellikle kokain ticaretinde oldukça ilerleyen Guzman bu sayede kazandığı servet ile Forbes’in en güçlü 100 kişi listesinde kendisine yer bulmuştur. Ancak Meksika hükümeti tarafından halk düşmanı ilan edilmesi birçok kez hapse atılmasına sebep olmuştur. Guzman bunların hepsinde de firar etmenin yolunu bulmuş ve Meksika halkı tarafından bir kahraman olarak görülmüştür. Bir keresinde ise gardiyana verdiği rüşvet sayesinde çamaşır sepetinde kaçmıştır. 2014’te ABD ve Meksika’nın ortak operasyonuyla yakalansa da tekrar firar etmiş 2015’te tekrar yakalanmış ancak hücresine kazdığı tünelle tekrar kaçmayı başarmıştır.

10.Pablo Escobar

Dünya üzerindeki gelmiş geçmiş en büyük uyuşturucu baronu olarak bilinen Pablo Escobar’ın hayatı birçok film ve diziye konu olmuştur. Yaşadığı dönemde dünya uyuşturucu ticaretinin yüzde sekseni Escobar’ın elindeydi. Kolombiya’lı olan Escobar sadece ABD’ye günde 15 ton kokain sokuyor haftalık geliri 420 milyon dolar yıllık geliri ise 21 milyar doları buluyordu. Uyuşturucu kaçakçılığı sayesinde ölçülemez bir servetin sahibi olan Escobar paraları için kullandığı paket lastiklerine aylık 2500 dolar ödemiştir.

Oğlu tarafından yazılan ve Pablo Escobar’ın hayatının anlatıldığı kitapta polisten kaçtığı esnada bir kış günü bir eve sığınan Escobar’ın ailesini ısıtmak için yanında bulunan 2 milyon doları yaktığı belirtilmektedir. Polisle büyük bir mücadele içine giren Escobar 1992 yılında her polisin başına üç bin dolar ödül koymuş ve bu sebeple yaklaşık 500 polis sokaklarda öldürülmüştür.

1993 yılına gelindiğinde ise yine bir polis çatışmasında vurularak öldürülen Pablo Escobar halen dünyanın en büyük uyuşturucu baronu olarak anılmaktadır.